Faruk Fatih Özer Kimdir Kripto para dünyasının en tartışmalı isimlerinden biri olan Faruk Fatih Özer, 1 Kasım 2025 sabahı Tekirdağ F Tipi Cezaevi’ndeki hücresinde ölü bulundu.
İlk incelemelere göre intihar şüphesi üzerinde duruluyor. Thodex vurgununun merkezindeki isim olarak bilinen Özer, binlerce yatırımcının hafızasında “kripto dolandırıcılığı”nın sembolü haline gelmişti.
Bu ani ölüm, hem sosyal medyada hem kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Mağdurlar “Gerçek adalet bu mu?” diye sorarken, ailesinin avukatları olayın tüm yönleriyle araştırılmasını talep etti. Savcılık soruşturmayı derinleştirirken, adli tıp raporu beklentisi sürüyor.
Thodex dosyası, Özer’in ölümüyle yeni bir boyut kazandı. Türkiye’de kripto piyasalarının güvenliği ve yasal düzenlemeleri yeniden tartışma konusu haline geldi.


2021 yılının Nisan ayında Thodex platformunu “teknik bakım” bahanesiyle kapatan Özer, kısa sürede binlerce yatırımcıyı mağdur etti. Yaklaşık 2 milyar dolarlık dijital varlıkla ortadan kaybolduğu iddia edildi. Kısa sürede Interpol’ün kırmızı bülteniyle aranan isim haline geldi.
Arnavutluk’a kaçan Özer, burada bir süre gizlenmeyi başardı. Ancak 2022 yılında yakalanarak Türkiye’ye iade edildi. MASAK raporlarında, yurtdışına yapılan para transferleri ve lüks harcamalar ayrıntılı şekilde yer aldı.
Savcılık, “suç örgütü kurmak”, “nitelikli dolandırıcılık” ve “kara para aklama” suçlarından 11 bin 190 yıl hapis cezası ve 135 milyon TL para cezası istedi. Özer, mahkemede “Ben dolandırmadım, sistem çöktü” savunması yapsa da, mağdurların çığlığı dinmedi.
2025 Ocak ayında bazı suçlamalar için tahliye talebi kısmen kabul edilse de dolandırıcılık suçundan tutukluluğu devam etti. Hücresinde ölü bulunması, bir dönemin sembolü haline gelen skandalın dramatik sonunu getirdi.
1994 Kocaeli doğumlu olan Faruk Fatih Özer, teknolojiye olan ilgisini genç yaşlarda keşfetti. Lise yıllarında yazılım öğrenmeye başladı ve kısa sürede dijital dünyaya adım attı. İlk girişimi olan Koineks, Türkiye’deki ilk yerli kripto borsa platformlarından biriydi.
2017’de Koineks’i Thodex adını alarak yeniden markaladı. Kripto dünyasında agresif kampanyaları ve özellikle Dogecoin promosyonları ile kısa sürede büyük bir kullanıcı kitlesine ulaştı.
Ailesi sade bir geçmişe sahipti; kardeşleri Serap ve Güven Özer de Thodex davasında sanık olarak yargılandı. Faruk Özer, 20’li yaşlarında başarı hikayeleriyle medyada yer alırken, bir anda Türkiye’nin en çok aranan firarilerinden biri oldu.
Arnavutluk’ta yakalanıp iade edildiğinde 28 yaşındaydı. Ölümünde ise yalnızca 31 yaşındaydı. Kısa süren yaşamı, kripto dünyasında “yüksek riskin yüksek bedeli”nin trajik bir örneği olarak kaldı.
2017’de umut vadeden bir girişim olarak kurulan Thodex, 2021 Nisan’ında ansızın kapanınca 400 binden fazla kullanıcının hesabı kilitlendi. Kayıp tutar, ilk etapta 356 milyon lira olarak hesaplandı, ancak sonraki raporlar bu miktarın çok daha fazla olabileceğini ortaya koydu.
Paraların yurtdışına, özellikle Malta merkezli hesaplara aktarıldığı belirlendi. Soruşturma kısa sürede uluslararası boyuta taşındı.
Dava, İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görüldü. Özer ve kardeşleri ağır cezalara çarptırıldı. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi bazı kararları bozunca, süreç yeniden başladı.
Mağdurlar hâlâ tazminatlarını alabilmiş değil. Bazı yatırımcılar psikolojik çöküş yaşarken, hatta intihar girişimlerinde bulunanlar oldu.
Thodex vakası, Türkiye’de kripto para düzenlemeleri için bir dönüm noktası sayıldı. SPK ve BDDK, sektörde denetimleri sıkılaştırdı.
Bu olay, “Kripto güvenli bir yatırım mı, yoksa modern bir kumar mı?” tartışmasını alevlendirdi.
Faruk Fatih Özer, bir dönem Türkiye’nin “genç teknoloji girişimcisi” olarak övülürken, kısa sürede ülkenin en büyük dolandırıcılık davasının baş aktörü haline geldi.
Kocaeli’nin mütevazı bir semtinden çıkan Özer, “kripto devrimi” sloganıyla milyonları kendine inandırdı. Ancak aynı hızla zirveden dibe vurdu. Lüks otellerde gizlenirken yakalandığında, “Pişman değilim” demesi kamuoyunda büyük tepki topladı.
Mahkemede ailesini korumaya çalıştı, ancak mağdurların yaşadığı ekonomik yıkımın telafisi mümkün olmadı. Özer’in hikayesi, bir kuşağın “kripto hayali”nin nasıl kabusa dönüştüğünün simgesi haline geldi.
31 yaşında biten yaşamı, dijital dünyada etik, güven ve denetim eksikliğinin nelere yol açabileceğinin trajik bir göstergesi oldu.
Bu trajik gelişme, Türkiye’de kripto piyasasına duyulan güveni bir kez daha sarsarken, mağdurlar için adalet arayışı sürüyor.
Özer’in ölümü, Thodex dosyasını kapatır mı, yoksa yeni bir süreci mi başlatır — bu sorunun yanıtı, önümüzdeki günlerde netleşecek.
Kaynak: Haber Merkezi
Yorum Yap